Tips & Tricks •
12-3-2024 •
7 Dakikalık Okuma
Bir geçiş dönemi de sayılabilecek 20’li yaşlar, geleceğe doğru önemli kararlar vermenin zamanlarıdır. Üniversitenin sunduğu özgürlüğünü geride bırakıp dış dünyaya doğru bir adım atarken kıyafetlerde de hem gençliği hem de yetişkinliği yansıtmak oldukça önemli hale gelir.
20’li yaşlar aynı zamanda uzun yıllar gardırobunuzu oluşturacak, her giydiğinizde de kendinizi harika hissetmenizi sağlayacak parçaları belirleme zamanıdır. Bu süreçte dikkat edeceğiniz birkaç altın kuralla mükemmel görünümü kolaylıkla yakalayabilir, harika kombinler yapabilirsiniz.
1. Stilinizi Keşfedin: Kendi Moda İkonunuz Olun
Aslında yaşınız kaç olursa olsun kıyafet seçiminde en önemli olan husus, kendinizi ve bedeninizi tanımaktır. Bedeninizi tanımak, hem rahat hem de şık kıyafetler seçmek anlamına gelir. Bedeninize uygun kıyafetleri giydiğinizde sanki tam üzerinize dikilmiş gibi duracaktır. Bedeninizi tanıdıktan sonra sıra stilinizi keşfetmeye gelir. Gençlikten yetişkinliğe geçiş zamanları olan 20’li yaşlarda, gelecekteki gardırobunuzda olmasını istediğiniz kıyafetlerin tarzını belirleyerek şimdiden harika kombinler yapabilirsiniz.
Stilinizi belirlerken deneme ve yanılma yapmaktan da çekinmeyin. Renkten desenlere, aksesuardan kumaş seçimine kadar her konuda sizi tanımlayacak stilinizi bulmanıza yardımcı olacak denemeler yapın. Bu şekilde zamanla sizi yansıtacak stilinizi anlayacak ve kendi kendinizin moda ikonu haline geleceksiniz.
Moda ikonlarının stillerini incelemek kendi stilinizi oluşturmada size büyük bir ilham kaynağı da olabilir. Ancak onları taklit etmek yerine kendi tarzınızı geliştirmeye de özen göstermelisiniz. Onların size yansıttığı özgünlüğü siz de kendi tarzınıza yansıtın. Kendi tarzınızı oluşturmaya başlamak için Interview koleksiyonumuza göz atabilirsiniz.
2. Rahatlık ve Şıklığı Buluşturun: Gündelik Moda İpuçları
20’li yaşlar enerjinin doruk yaptığı zamanlardır. Bu sebeple konfor ve rahatlığı şıklıkla buluşturmak çok önemlidir. Günlük kıyafetlerden özel zamanlara kadar rahatlık ve şıklığı buluşturmak size iyi hissettiren kombinler yapmanızı sağlayacaktır.
Renkler ve desenler sizin ilham kaynağınız olabilir. Örneğin, siyah-beyaz kombinasyonları renkli parçalarla tamamlayabilir, çarpıcı bir görünüm elde edebilirsiniz. Renklerin doğru ve yerinde kullanımı en klasik parçayı bile farklı bir boyuta taşır. Aksesuarların gücünü de asla yadsımayın. Bir şapka veya kemer sade bir kıyafeti kolaylıkla değiştiren, üst boyuta taşıyan ufak bir detay olabilir.
Klasik ve modern trendlerin kombinasyonunu her zaman kullanmaya çalışın. Örneğin, klasik bir takımın içerisine beyaz bir gömlek yerine yarım balıkçı triko kazak giyerek klasik şıklığı spor şıklıkla kolayca birleştirirken özgür, rahat ve şık bir görünüm elde edebilirsiniz.
3. Minimalizmin Gücü: Az Çoktur
Minimalizm, abartıdan uzak, sade ve yalın şıklığı yansıtan bir akımdır. Kıyafetlerden aksesuarlara kadar minimalizmin gücünü kullanabilirsiniz. İlk başlarda belki bu size kısıtlayıcı veya durağan gelse de minimalist giyim tarzı zamansız kombinler yapmanızı sağlayacaktır.
Minimalist tarz aslında zamandan kazandıran, kombin yapmayı pratikleştiren de bir akımdır. Kendi tarzınızı küçük detaylarla oluşturmanıza da olanak verir. Minimalist kıyafet seçimleri modanın kısıtlayıcı tarzından uzaklaşmanızı, özgün ve uzun ömürlü seçeneklere yönelmenizi sağlayacaktır. Örneğin, beyaz renkli polo yaka tişört seçerek hem klasik hem de spor kıyafetlerinizde kullanabilirsiniz. Tek bir tişörtü birçok kombinde kullanarak zahmetsiz şıklığı konforla buluşturabilirsiniz.
4. Kıyafet Uyumu ve Proporsiyon: Vücut Tipinizi Düşünün
Vücut tipinizi bilmek kıyafet seçiminde size oldukça zaman kazandıracak, alışverişlerinizin verimli geçmesini sağlayacak önemli bir husustur. Vücudunuzun dezavantajlarını bilerek onları kolayca avantaja çevirebilir, avantajlarınızı da daha öne çıkarabilirsiniz.
Vücut tipinizi belirlemede birçok yöntem vardır ama size neyin yakışacağını anlamada ise deneme yanılma yöntemini kullanabilirsiniz. Seçim yaparken tüm kıyafetleri inceleyin, ayna karşısında deneyerek hangi kıyafetin neresinin size yakışıp yakışmadığını dikkat edin. Parçalar arasındaki uyuma bakın. Bu şekilde elde ettiğiniz deneyimle kendinize en yakışacak kıyafetleri daha kolay seçebildiğinizi göreceksiniz.
5. Kapsamlı Alışveriş Rehberi: Kaliteli Parçalar Seçin
Kombin yaparken vücudunuza uygun kıyafetler konforunuzu sağlarken kıyafetlerinizin kalitesi de şıklığınızı gösteren bir unsur olarak öne çıkar. Kalitesiz ürünlerde kullanıma bağlı olarak zamanla yıpranma, renk solması ya da dikişlerde gevşeme gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Kaliteli kıyafet kombine bir üste çıkartan çok önemli bir detaydır.
Kaliteyi gösteren iki unsur kullanılan malzeme ve işçiliktir. Bu sebeple de seçimlerinizde hangi malzemenin kullanıldığına ve işçilik kalitesine dikkat etmelisiniz. Örneğin, sentetik kumaşlar uzun süreli kullanıma dayanmayacak bir yapıdadır.
6. Profesyonel Görünüm: Ofis Stili Püf Noktaları
20’li yaşların üniversite yaşamından iş yaşamına geçiş olduğunu söylemiştik. Gençliğin deli doluluğunu geride bırakırken ofis yaşamının profesyonelliğini yansıtan kıyafetlerde, önemli birkaç stil detayına dikkat ederek şık bir görünüm elde edebilirsiniz. Profesyonel bir görünüm sunmak istiyorsanız kıyafetten aksesuar seçimine, çantadan ayakkabıya kadar özenli seçimler yapmalısınız.
Klasik kıyafetler bu açıdan profesyonelliğinizi en kolay yansıtan parçalar olacaktır. Çünkü klasik kıyafetler tarzları gereği sizi daha özgüvenli ve güçlü gösterir. Örneğin, vücut yapınıza uygun kaliteli klasik bir takım elbise size birçok kapıyı açacak anahtar olabilir. Kişisel dokunuşlarda kombinlerinizi özelleştirerek kusursuz ofis stilini yakalayabilirsiniz. Ayrıca doğru renkler ve bunların uyumu da şıklığınızı pekiştirecek bir diğer unsur olacaktır.
20’li Yaşlarda Stilinizde Kaçınılması Gerekenler
Gençlikten yetişkinliğe geçerken hem günlük yaşamda hem de iş yaşamında dengeyi sağlamak bazen zor olabilir. İlk kural sizi yaşınızdan aşırı büyük gösterecek klasik tarzlardan uzak durmaktır. Aşırı klasik kıyafetler hem konforlu olamayacak hem de sizi olduğunuzdan farklı gösterecektir.
İkinci olarak başkalarını taklit etmemeye özen göstermelisiniz. Onlardan ilham alıp kendi özgünlüğünüzle kıyafetlerinizi harmanlamalısınız. Uyumlu renkler, desenler ve aksesuarlar kullanmalısınız. Kombinlerinize her zaman kendi kişisel dokunuşunuzu yapın. Bu ufacık detay kolaylıkla stilinizi ve farkınızı gösteren büyük bir unsur olabilir.
Son olarak moda akımları ne olursa olsun size yakışanı en iyi siz bilirsiniz. Bunu dikkate alarak trendleri körü körüne takip etmemek gerektiğini de hatırlatmak isteriz. Şıklığın kaliteyle buluştuğu Sarar Interview koleksiyonlarına göz atabilirsiniz.
Kampanyalarımızdan ve özel yeniliklerimizden haberdar olmak isterseniz de e-bültenimize hemen abone olabilirsiniz.
Paylaş 
Diğer Makaleler
